Global kriz ticaret alanlarında yeniliklerin arayışını olmazsa olmaz hale getirdi ve bir anlamda uykudaki yatırımcıları uykudan uyandırdı.
Artık peşin satan esnaf gibi ticaret yapmak neredeyse imkânsız… Yeniliklerle dolu başarı alanlarının keşfedilmesi piyasada kalmayı sağlayacak temel unsur haline geldi.
Turizm ülkesiyiz…
Turizmde her geçen yıl turist sayımız artarken turizm gelirlerimiz geriliyor. Turizmcilerimizin fiyat düşürmek suretiyle rekabette var olma yaklaşımları ne yazık ki bu verimsiz tabloyu ortaya koydu. Turizm çeşitlendirilme konusunda son derece dinamik pazara sahip, yeni ürünler, yeni hareket alanları ve yeni başarılar sağlanabilir. Türkiye ‘nin turizmde yeni dinamikler sağlayacak bir çok özelliği var, bu dinamikleri dünya bizden çok biliyor. Türkiye doğasıyla, iklimiyle, zenginlikleriyle, kültürüyle, misafirperverliğiyle ve her şeyden önemlisi genç nüfusu ile her geçen gün dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelen yaşlanan nüfusun bakımında ev sahipliği yapabilir, nitelikli hale getirilecek genç nüfusu ve akademik birikimleri ile yaşlıları eşsiz bakım hizmetleri ile kucaklayabilir. Ülkemizde olduğu gibi birçok dünya ülkesinde de yaşlıların layık oldukları yaşam için yapılması gereken çok şeyler var. Yaşlıların yaşadıkları ülkelerin yaşlıların yaşamları için sunduğu imkanlardan iklim, iş gücü ve ekonomik imkanlar temel üç unsur olarak görülüyor. Türkiye ev sahibi olabilir mi… Oysaki Türkiye kendi yaşlılarının yanı sıra dünyanın yaşlılarına ev sahipliği yapabilir. Bunun için yaşlıların aktif, sağlıklı ve mutlu yaşam olanaklarını referans alan yaşam alanlarının oluşturulması gerekiyor. Türkiye de yaşlı bakımında yaşlıların aileleri ve huzur evleri şu an yaşlıların yaşam alanlarını oluşturuyor. Özellikle huzur evlerinin yaşlıların aktivitelerini ortadan kaldıran, yaşlıları sosyalleşmesini engelleyen, yaşlı rehabilitasyonlarını referans almayan, yeme-içme ve barınma olanakları dışında genellikle diğer ihtiyaçları sunmayan yapıları hızla gözden geçirilmelidir.
Yaşlılarımıza kimler bakıyor…
Şu an ülkemizdeki yaşlılara, sayısı yaklaşık 20.000 olarak ifade edilen ve ülkemizde kaçak çalışan, insanlarımızın dilini konuşamayan ve yaşam özelliklerini bilmeyen insanlar bakıyor. Kaçak çalışan, ancak devletimizin çalışma izni vererek kontrol altına almak istediği evde yaşlı bakımı işinde ne yazık ki bizim vatandaşlarımız yok, çünkü bizler yaşlı bakıcılığı işini yapmak istemiyoruz. Tüm vatandaşlarımızın bizleri doğuran yaşlılarımızın bakıcılığı mesleğini kutsal bir meslek olarak görerek bu mesleği edinmesi ve işin bir ucundan tutması, bu teşvikin sağlanmasında da devlet büyüklerimizin yapacakları çağrılar son derece önemli.
Olmazsa olmazlar…
Aslında yaşlı bakımı alanında gerek devletimizin, gerekse de özel sektörün sunduğu idealden uzak yaşlı bakım işinin gözden geçirilmesi gerekiyor. Şu an ilgili devlet kuruluşlarının yaşlı bakımı alanında yapmaya çalıştıkları yenilikler olsa da bu yeniliklerin ivedilikle hızlandırılması, ideal bakım seviyelerine ulaştırılması yönünde kararlar oluşturulması ve uygulamaya koyulması gerekiyor. Türkiye yıllar öncesinde bir turizm ülkesi olarak anılırdı, ancak şu an maalesef dünyadaki turizm ülkelerinin sıralamasında Türkiye çok gerilerde yer alıyor ve her geçen günde sıralamada daha geriye doğru gidiyor. Bu kaybımızı geri döndürmek mümkün. Türkiye turizm politikasında 2014 yılını yaşlı turizmi yılı ilan edebilir, verimsiz olağanüstü tatil köyleri sürdürülebilir verimliliklere sahip küçük makyajlar ile ideal yaşlı yaşam köyleri haline getirilebilir, yatırım arayan yeni iş adamlarına Türkiye ‘nin dört bir köşesinde yaşlıların yaşamlarına uygun alanlarda yatırıma yönelik teşvikler sağlanabilir, hatta dünyada yaşlı bakımında aktör haline gelmiş işletmeler Türkiye ‘ye iş olanakları için davet edilebilir.
Atılması gereken adımlar…
Yeni nesil yaşlı veya emekli yaşam evleri, köyleri, kentleri kurmak ve dünyanın emekli – yaşlılarına ev sahipliği yapmak konusunda gerek devlet, gerek üniversiteler, gerekse de özel sektörün olarak kolları sıvama zamanı gelmiştir. Ülkelere ve misafir edilecek vatandaşlara göre yaşlı bakımında görev alacak elemanları eğitmek ve eğitilmiş iş gücünün ihracatı anlamında genç elemanları yaşlıların ülkelerine de gönderebilmek, diğer bir deyimle de ülkemizin bireysel turizm elçilerini oluşturmak konularında; eğitim ve istihdam planları çerçevesinde devlet, üniversite ve özel sektör işbirlikleri ile devlet destekleri ivedilikle sağlanmalıdır.
Kimlerin rolü ne…
Yaşlı turizminde devlet kuralları oluşturacak ve ülkeler arası işbirliklerindeki engelleri kaldıracak çalışmaları yapacak. Üniversiteler bu alanda çalışacak elemanları ve yöneticileri yetiştirecek, sağlık ihtiyaçlarını ve yaşlıların sosyal hayatta kalmalarını sağlayacak, yerel yönetimler bölgelerinde yaşlı bakım işlerinin standartlarını yükseltecek çalışmalar yapacak, turizm yatırımcıları yaşlı bakımına yönelik özellikle çeşitli bakım ihtiyaçlarını karşılayacak temalı yaşlı bakım alanları oluşturacak, turizm pazarlamacıları bu ürünleri hedef ülkelere taşıyacak ya da aksine çeşitli ülkelerdeki yaşlı bakımındaki ihtiyaçları belirleyerek ülkemizde bu ihtiyaçların karşılanmasına yönelik yatırımların oluşturulması yönünde yatırımcılar ile işbirlikleri yapacak, büyükelçiliklerimiz ve ilgili ataşelikleri ülkemizdeki yaşlı bakımındaki pazar çalışmalarını planlayacak, ulusal ve uluslararası medya aktörlerimiz ise ülkemizin bu alandaki imkanlarını dünya ile buluşturacak.
Tanıtım pazarlaması önemli…
Özellikle broşür, katalog, afiş gibi etkisiz ve ülkemizin tanıtım imkanlarının israf edilmesine yol açan tanıtım araçları yerine dijital ortamlarda, ülkelerin ihtiyaçlarını referans alan, hızlı güncellenebilme imkanı ve etkileri olan tanıtım araçlarına öncelik verilmesi gerekiyor. Ayrıca fuarlara katılım gibi hantallaşmış iletişim mecraları yerine ülkelerdeki dinamiklerin araştırılması ve belirlenmesi, onlarla ikili iş ortamlarının oluşturulmasına yönelik seyahat organizasyonlarının gerçekleştirilmesine yönelik pazarlama odaklı aktivitelerin gerçekleştirilmesi gerekiyor. Ülkemizde özellikle Ekonomi Bakanlığınca desteklenen bu aktivitelerin ise işe yaramaz seyahatlerle sonuçlanan kaynak israflarına yol açmaması için otoritelerin daha seçici kuralları uygulaması gerekiyor.
Yaşlı turizminde potansiyel…
Şu an dünyada yaşlanma hızla artmaktadır, yaşlanma ile birlikte sağlık ve rehabilitasyon harcamaları, yerel yönetimlerin yaşlı bakımına ayırdığı bütçeler de artmaktadır. Bu artış gelişmiş ülkelerde bile ekonomiyi tehdit eder boyuta ulaşmıştır ve bu ülkelerde yaşlı bakımındaki giderlerini kontrol altına almak için alternatif çözüm arayışlarına gitmektedirler. Şu an Avrupa ülkeleri, petrol ülkeleri, uzak doğunun zengin ülkeleri yaşlı turizminde pazar aramamız gereken başlıca ülkelerdir.
80 tatilci turist yerine 1 yaşlı bakımı turisti…
Avrupa ülkesinde yaşlı bakımında bir kişinin hastalık giderleri hariç devletin ayırdığı bütçe 500 – 5.000 EURO civarındadır, yani yıllık olarak minimum 60.000 EURO dur. Rehabilitasyon ve hastalık tedavileri ihtiyaçlarının doğması halinde ise bu rakamlar birkaç defa katlanabilmektedir. Ülkemiz 1.000.000 kişiyi bir yıl boyunca misafir ettiğinde ise 60 milyar EURO bir gelir elde eder. Ayrıca her bir kişinin kendi harcayabileceği, kendi maaşlarından dolayı da 15 milyar EURO gelir elde eder. Özetle bugün ülkemiz 40 milyon turistten 35 milyar EURO gelir elde ederken 1.000.000 yaşlı bakımı yapsa elde edeceği gelir 70 milyar EURO yani iki katıdır. Bu rakamlardan ortaya çıkan 80 tatil turisti yerine bir yaşlı bakım turistini kazanmak ülkemize getiri olarak aynı geliri getiriyor.