Reçetesiz kullanılan ilaçlar böbreklere zarar veriyor
Böbreklerin işlevlerinden ziyade vücuda sağladığı faydalar saymakla bitmiyor. Söz konusu böylesine hayati bir organ olan böbrekleri hayat boyu korumak ve onların sağlıklı kalmasını sağlamanın önemine değinen Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu “Ayrıca böbreklerimiz, tansiyonu düzenleyen hormonlar (renin, anjiotensin gibi) ile kemik iliğinde alyuvar yapımını uyaran hormonu (eritropoietin) üretiyor; kalsiyum ve kemik metabolizmasını düzenleyen D vitaminini aktif hale getiriyor; kan şeker düzeyini ayarlayan insülin hormonu işlevini tamamladıktan sonra böbreklerde yıkılıyor. Sonuç olarak böbrekler, vücudumuzun sağlıklı bir şekilde ayakta kalabilmesi için hayati önem taşıyan görevlere sahip. Bu nedenle vücudumuzun bu doğal koruma mekanizmasını, dolayısıyla sağlığımızı korumak için önlemler almalıyız” dedi.
Diyabet böbrek hasarına neden oluyor
Yürüyüş, hafif koşu, bisiklete binmek gibi egzersizleri düzenli olarak yapan kişilerin hem dinç bir bedene sahip olup, hem de fazla kilolardan kurtulduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, böylece diyabet, hipertansiyon gibi hastalıkların böbreklerde neden olabileceği hasarın önlenebileceğini belirtti. Atasoyu, “Diyabet, kronik böbrek hastalığına neden olan hastalıklar içinde ilk sırada yer almaktadır. Günümüzde diyaliz tedavisi görmekte olan hastaların yüzde 30-40’ında böbrek yetmezliğinin nedeni diyabete bağlı böbrek hasarıdır. Uygun ilaç tedavisi, diyet ve egzersiz programı ile kan şekeri düzeyi ve kan basıncı normal sınırlarda tutularak böbrekler diyabetin olumsuz etkilerinden korunabilir. Ayrıca diyabet gelişimi riskine sahip kişilerin (kilo fazlalığı olan, az hareket eden, ailesinde diyabet bulunan vb.) yılda bir kez kan şekeri ölçümü yaptırmaları, diyabetin erken dönemde saptanmasını ve etkin olarak tedavisinin gecikmeden başlamasını sağlayabilir” dedi.
Diyabete ek olarak hipertansiyonun da kronik böbrek hastalığına yol açan bir faktör olabileceğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, tansiyonun yüksek seyrettikçe böbrek hastalığının ilerlemesinin hızlandığını belirterek “Dirençli hipertansiyon varlığında, buna yol açan neden kronik böbrek hastalığı olabilir. Günümüzde hipertansiyon, diyabeti olan veya olmayan bireylerde kronik böbrek hastalığı gelişimi ve ilerlemesinde oldukça etkilidir. Toplumun geneline göre kronik böbrek hastalığı olan bireylerde hipertansiyon görülme sıklığı daha yüksektir. Sağlıklı beslenme, hipertansiyon, kronik böbrek hastalığı ve kalp-damar hastalıkları gelişimini önler. Sağlıklı beslenmenin en önemli kurallarından biri tuz tüketimini azaltmak. Bunun için, masada tuzluk bulundurmamak, yemekleri baharat ve bitkiler (nane, kekik vb.) ile tatlandırmak yararlı olacaktır. Dünya Sağlık Örgütü bir günde alınması gereken tuz miktarının 5 gram olduğunu bildiriyor. Ancak ülkemizde günlük ortalama tuz tüketimi 18 gram civarındadır. Beslenme programında özellikle taze yiyeceklerin tercih edilmesi, konserve yiyeceklerin (sebze, baklagiller, et, balık gibi) ise tüketilmeden önce sudan geçirilmesi tuz alımının azaltılması açısından önemlidir.