Kuruluşundan bu yana adından beğeni ve övgüyle söz ettiren Beta Kimya, Covid-19 dönemi ile birlikte hijyen pazarında da sağlam adımlar atarak bu faaliyet alanındaki başarısını da tescillendirmiş oldu. BETA Kimya Genel Müdürü Cihat Sayacı, “Geçtiğimiz Temmuz ayında temelini attığımız BETA Kimya GEBKİM Kampüsü de, yüksek katma değer yaratma heyecanımızın bir ürünü. Yüzde yüz yerli ve öz sermayeye sahip, 315 milyon TL’lik bir yatırım bedeliyle devreye alacağımız yeni entegre tesisimiz, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisi olacak.” sözleriyle Beta Kimya’nın uluslararası arenadaki yeri, önemi ve hedeflerine dikkat çekti…
Neredeyse yarım asırdır faaliyetlerinizi güvenle sürdüren ve adınızdan itibar ile söz ettiren bir firmasınız. Bu bağlamda, Beta Kimya’nın kuruluş hikâyesi ve firmanızın tarihçesinden bahseder misiniz?
BETA Kimya A.Ş. olarak 1987 yılında İstanbul’da üretimlerimize başladık ve 34 yıldır üretmeye, Türk kimyasına değer katmaya devam ediyoruz. Mobilya tutkalları üretimiyle sanayiciliğe ilk adımımızı atmış olduk. Jenerik markalarımız Apel ve Mitreapel ile küresel yolculuğumuzu sürdürürken, tıpkı kimya gibi hayatın her alanına hitap eden geniş bir ürün gamı oluşturmaya odaklandık.
2007 yılında İstanbul Tuzla’da, ileri teknoloji yatırımıyla kurduğumuz üretim tesisimiz ile ahşap ve inşaat sektörlerine yönelik yeni nesil yapıştırıcı ve kimyasalların üretimine başladık. Ardından, üretim kapasitesindeki artışla birlikte ek yatırımlarımızı sürdürerek, yine bu tesis içerisinde ilk Ar-Ge laboratuvarımızı kurduk. Ayrıca tamamı Türk mühendislerden oluşan bir ekiple faaliyet gösteren Ar-Ge laboratuvarımız, 2019 yılında Ar-Ge Merkezi Belgesi ile tescillenme başarısı gösterdi. Yakın dönemde Ar-Ge merkezimizde geliştirdiğimiz Antibakteriyel Sprey ve Sıvı El Dezenfektanları ile de son olarak sağlık ve hijyen alanına yönelik yeni bir ürün grubuna da adım attık. Ayrıca Türkiye’de Ar-Ge’ye en çok yatırım yapan 250 firma içerisinde yer alıyoruz.
2010 yılında ise yine Tuzla’da kurduğumuz bir başka üretim tesisimizde ise teknik aerosoller, poliüretan bazlı yapıştırıcılar ve dolgu malzemeleri üretimine başladık. Daha sonra sırasıyla 2013 ve 2016 yıllarında iki yeni fabrika daha açarak toplam üretim tesisi sayımızı 4’e çıkardık.
Komşu ülkeler başta olmak üzere Avrupa, Asya, Ortadoğu, Asya Pasifik ve Amerika bölgesi dahil, 2020 yılı itibariyle 75 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı olan TURQUALITY kapsamındaki Marka Destek Programı’nda ise 2018 yılından beri Mitreapel markamızla yer alıyoruz.
Türk kimya sektörünün ihracattaki jenerik markalarından olma başarısı gösteren Mitreapel markamız ise 2020 yılında, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından da “Tanınmış Marka” olarak tescillendi.
Ayrıca Türk kimya sektöründe, yatırım ve faaliyetlerini tamamen kendi öz sermayesi ile sürdüren nadir şirketlerden biriyiz.
Firmanız bünyesinde farklı markalarınız mevcut ve geniş bir ürün yelpazesine sahipsiniz. Bu markaların faaliyet alanları ile ürün kategorileriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
34 yıldır Türk kimya sektörünün önde gelen firmaları arasında yer alıyoruz. Jenerik markalarımız Apel ve MitreApel ile Yapı Kimyasalları, Yapıştırıcılar, Teknik Aerosoller ve Dezenfektanlar olmak üzere 4 ana ürün grubunda, toplam 9 kategoride üretim gerçekleştiriyoruz.
P.V.Ac. bazlı ahşap tutkalları, siyanoakrilat bazlı hızlı yapıştırıcılar, poliüretan bazlı yapıştırıcılar, hotmelt yapıştırıcılar, MS Polimer teknolojisine sahip hibrit yapıştırıcılar, silikon ve mastikler, poliüretan bazlı köpükler, teknik aerosoller ile sprey ve sıvı dezenfektanlar kategorilerindeki 150’ye yakın ürünümüzle pek çok farklı sektöre hitap ediyoruz.
Mobilyadan inşaata, tekstilden otomotive ve hatta sağlığa kadar hemen hemen her sektöre dokunan, oldukça geniş ve fonksiyonel bir ürün ailesine sahibiz.
Ar-Ge çalışmalarınız konusunda da sektörünüzde çok fazla takdir ve beğeni kazanıyorsunuz. Bu çalışmalarınızdan biraz bahseder misiniz?
Kurulduğumuz ilk günden itibaren üretime, Ar-Ge ve inovasyona odaklanan bir kurum kültürüne sahibiz. Bunu yaparken de, daima yüksek teknoloji ile katma değeri yüksek ürünlere odaklanıyoruz. Tamamı Türk mühendislerden oluşan ve Ar-Ge Merkezi Belgesi’ne sahip bir Ar-Ge birimimiz bulunuyor.
Küresel anlamda trendleri yakından takip ediyor ve tüketicilerin değişen ihtiyaçlarına akılcı çözümler sunan inovatif ürünler geliştiriyoruz. Hatta mevcut ürünlerimizi de, gelişen teknoloji ve Ar-Ge çalışmalarımız ile birlikte yeniliyor, geliştiriyoruz. İnovasyonun gücüne inanıyor ve yüksek katma değerli ürünler geliştirmek için durmadan yatırım yapıyoruz.
Üniversitelerin kimya mühendisliği ve endüstri mühendisliği gibi bölümleriyle de dönem dönem iş birlikteliklerimiz oluyor. Burada temel felsefemiz, genç meslektaşlarımızın parlak fikirlerini işimize eklemek ve kazan-kazan ilkesiyle hem ülkemize hem de sektörüme katkı sunmak.
Biz, Ar-GE ve inovasyon açısından oldukça proaktif bir sanayi şirketiyiz. Öyle ki; Covid-19 pandemisi sürecinde dahi, 1 ay gibi kısa bir sürede tüm yüzeylerin dezenfeksiyonu için Mitreapel Antibakteriyel Sprey Dezenfektan ürünümüzü geliştirdik. Hemen ardından, yine pandemi döneminde Mitreapel Hunter Antibakteriyel El Dezenfektanı ürünümüzü piyasaya çıkardık. Bu ürünümüzle de sıvı dezenfektana adım attık. Teknik aerosollerdeki deneyimimizi, sağlık alanında ihtiyaç doğrultusunda aerosolün sağladığı yüzeye nüfuz etme etkinliğinden hareketle hızla dezenfektan kategorisine taşıdık.
Önümüzdeki dönemde, çok farklı sektörlerde kullanılacak inovatif ürünlerimizle daha birçok yeniliklere imza atmaya devam edeceğiz.
Hizmet verdiğiniz sektör içerisinde Beta Kimya olarak sizi farklılaştıran ve öne çıkaran prensipleriniz nelerdir?
Biz daima daha iyisini ve kalitelisini üretmeye odaklanan, tüm yatırımlarını olumlu/olumsuz tüm senaryoları göz önünde bulundurarak planlayan ve gücünü bu toprakların zengin değerlerinden alan bir firmayız. BETA Kimya A.Ş. olarak, Türk sanayisine ve kimya sektörüne değer katma anlayışıyla birlikte iş süreçlerimizin her aşamasında küresel düşünüyoruz.
Özellikle Ar-Ge ve inovasyon konusunda çok dinamik, dünyadaki sektörel trendleri yakından takip eden ve bu alanda ciddi yatırımlar yapan bir kimya ailesiyiz. Son 3 yılda yaklaşık 30’dan fazla yeni ürün lansmanı gerçekleştirdik. Türkiye’nin Ar-Ge’ye en çok yatırım yapan 250 firması arasında yer almamız da bunun bir ispatı. Tamamı Türk mühendislerden oluşan bir ekiple, hayatın pek çok alanına dokunan inovatif ürünlere öncelik veriyoruz. Müşterilerimizin beklentilerini karşılamak, yüksek kalite standartlarını korumak, üretimde kendimizle yarışmak ve akılcı çözümlerle trendleri belirlemek bizim şirket kültürümüzün önemli prensiplerinden sadece birkaçı.
Ayrıca, yüzde yüz yerli ve öz sermayeye sahip nadir bir sanayi şirketiyiz. Covid-19 pandemi sürecinde dahi yatırımdan geri adım atmadık. Geçtiğimiz Temmuz ayında temelini attığımız BETA Kimya GEBKİM Kampüsü de, yüksek katma değer yaratma heyecanımızın bir ürünü. Yüzde yüz yerli ve öz sermayeye sahip, 315 milyon TL’lik bir yatırım bedeliyle devreye alacağımız yeni entegre tesisimiz, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisi olacak.
BETA Kimya Ailesi olarak, Türkiye’nin gücüne inanıyor ve Türk kimya sektörünün potansiyeline güveniyoruz. Ar-Ge, üretim, ihracat ve yatırımda sektörün öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz.
Özellikle Covid-19 salgını ile birlikte hijyen konusu oldukça gündeme geldi ve hijyen ürünleri ön plana çıktı. Siz de Beta Kimya olarak Mitreapel Hunter dezenfektan ürünlerinizle bu pazarda yer alıyorsunuz. Mitreapel Hunter dezenfektan markanız ile ilgili olarak üretim, ihracat vb alanlarda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi ile birlikte günlük yaşamın tüm dinamikleri sarsıcı bir şekilde değişti. Sağlık, her zaman birinci önceliğimiz. Fakat koronavirüs salgınıyla birlikte sağlık ve hijyen bambaşka bir önem kazandı. BETA Kimya olarak, bu zor süreçte yerli üretimin ne kadar kıymetli olduğunu ve insan sağlığını koruma noktasında katkı sunacak dezenfektan ürünlerine yöneldik.
Yeni normal döneme hızla adapte olurken, ürün gamımıza da dönemin beklentilerine cevap veren yeni ürünler ekledik. Sadece 1 ay gibi kısa bir sürede Mitreapel Hunter Antibakteriyel Dezenfektan ürünümüzü geliştirdik ve hızla piyasaya sürdük. Uzun yıllardır teknik aerosoller alanında edindiğimiz tecrübemizi, süratle dezenfektan kategorisine taşıdık. Sprey ve sıvı olarak iki çeşitle sunduğumuz Mitreapel Hunter Antibakteriyel Sprey Dezenfektan ile Mitreapel Hunter Antibakteriyel El Dezenfektanı, yurt içi ve yurt dışından büyük bir ilgi gördü.
Mitreapel Hunter ile hem yüzey hem de el ve cilt dezenfeksiyonunu bir arada sunan yeni bir ürün kategorisi açtık. Proaktif davrandık ve pandemi sürecinde Avrupa Kıtası başta olmak üzere pek çok ülkeden sipariş aldık. Şu an pek çok e-ticaret sitesinde de Mitreapel Hunter ürünümüz satılırken, yakında geniş bir eczane kanalına da erişmiş olacağız.
Günlük yaşamın her anında yanınızda taşıyabileceğiniz Mitreapel Hunter ürünlerimiz, aynı zamanda endüstriyel kullanım için büyük boy ambalajlarıyla da fabrika, hastane ve AVM gibi çoklu yaşam alanlarında da tercih ediliyor.
Son olarak, Türkiye dezenfektan ve diğer hijyen ürünleri pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Geleceğe yönelik öngörülerinizi paylaşır mısınız?
Türkiye, sağlık ve sağlık ürünleri alanlarında son derece güçlü bir ülke. Covid-19 pandemi sürecinde, ülkelerin kendi kendine yetebilmesi ve yerli üretimin ne kadar kıymetli olduğu bir kez daha görüldü. Bu açıdan değerlendirdiğimizde, dezenfektan ve diğer hijyen ürünlerinin Türkiye’de en yüksek standartlarda üretilmesi çok değerli. Çünkü, bu süreçte de gördük ki; yaşamın her anında hijyen sağlamak büyük bir önem taşıyor.
Covid-19 pandemisi ile yaşanan değişim ve dönüşüm, önceliklerimizi de değiştirdi. Maske takmanın ve sosyal mesafeyi korumanın yanı sıra, artık bir restoran ya da bir markete girmeden önce ilk olarak ellerimizi dezenfekte ediyoruz. Evimize, iş yerimize gelen bir kargo paketini sprey dezenfektanlar ile temizliyor, virüs ve bakterilerle amansız bir mücadele veriyoruz.
Dezenfeksiyon, artık yaşamımızın çok önemli bir parçası. Salgının insan hayatı üzerinde yarattığı etkiler, değişen alışkanlıklar ve günlük yaşamdaki önceliklerimiz, uzun bir süre daha ve hatta pandemiden sonra dahi devam edecek diye düşünüyorum.
Dolayısıyla dezenfektan ve hijyen ürünleri, önümüzdeki dönemde hiçbir zaman yanımızdan ayırmadan kullanacağımız temel ürünlerden biri olacak. Mitreapel Hunter dezenfektan ürünlerimizin, Türkiye ve dünyadaki kullanımının artarak devam edeceğini öngörüyoruz.