Maymun Çiçeği Nedir?
İlk olarak 1958’de Danimarka’da maymunlarda fark edilen ve 1970’te insanlarda teşhis edilen maymun çiçeği virüsü, özellikle Orta ve Batı Afrika’daki tropikal bölgelerde ortaya çıkıyor. Genellikle 15 yaş altı çocukları etkileyen bu hastalık, yılda birkaç yüz vaka ile sınırlı kalıyor, ancak 2023’te vaka sayısında büyük bir artış görüldü. DSÖ, hastalığın uluslararası öneme sahip bir acil durum olduğunu açıkladı.
Maymun Çiçeği Belirtileri Nelerdir?
Prof. Dr. Aksakal, maymun çiçeği hastalığının belirtilerinin maruziyetten 1-21 gün sonra ortaya çıktığını belirtti. İlk belirtiler arasında ateş, şiddetli baş ağrısı, lenf bezlerinde şişme, sırt ağrısı ve aşırı halsizlik bulunuyor. Bu belirtiler genellikle 2-4 hafta sürüyor. Ardından ciltte döküntüler görülmeye başlıyor; bu döküntüler genellikle yüz, kollar, bacaklar, avuç içleri, ayak tabanları, ağız içi, genital bölgeler ve gözlerde ortaya çıkıyor. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde hastalık daha ağır seyredebilir ve komplikasyonlar gelişebilir.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Maymun çiçeği için henüz özel bir tedavi bulunmamakta ve hastalık genellikle semptomatik tedavi ile yönetilmektedir. Prof. Dr. Aksakal, çiçek hastalığına karşı geliştirilmiş antiviral ilaçların semptomları hafifletebileceğini belirtti. Tedavi sürecinde cilt döküntülerinin bakımı, nemli pansumanlar, ağız gargaraları ve göz damlaları kullanılabilir. Ayrıca, bakteriyel enfeksiyonlar gelişebileceğinden, antibiyotiklerle tedavi gerekebilir.
Aşılama, hastalığın kontrol altına alınmasında önemli bir rol oynamaktadır. Geçmişte çiçek hastalığına karşı yapılan aşıların, maymun çiçeği virüsüne karşı yüzde 85 oranında koruma sağladığı belirtilmektedir. Günümüzde modifiye edilmiş aşılar mevcut olup, sınırlı miktarda oldukları için yalnızca risk altındaki kişilere uygulanmaktadır.
Sonuç olarak, maymun çiçeği virüsüne karşı en etkili yöntemler arasında önleyici tedbirler ve destekleyici bakım yer almaktadır.
Kaynak:
https://hsgm.saglik.gov.tr/depo/Yayinlarimiz/Rehberler/Mpox-Rehberi.pdf