Türkiye’nin büyüyen ekonomisi ve yatırım potansiyeli sağlık sektörüne de yansımaya devam ediyor.
İlaç, hizmet sunumu, sigorta ve tıbbi cihazlar gibi alt sektörlere bakıldığında dünya genelinde önemli bir noktaya gelindi.Sektöre yapılan yatırımlar, birleşme ve satınalmaların artması, yeni kamu politikalarıile yeni düzenlemelerin yürürlüğe girmesi,sağlık sektörünü son 10 yılda yükselişe geçirdi.Sağlıkta ülkelerin gelişmişliklerinin bir göstergesi olan yüksek hizmet kalitesinde erişim sunulmasıve yenilikçi uygulamaların hayata geçirilmesi kritik öneme sahip. Bu uygulamalarınetkin bir şekilde sisteme entegre edilmesi, ancakyatırım için uygun bir ortamın oluşturulması vesektöre uygun teşvik paketleri ile desteklenmesisayesinde mümkün olabiliyor. Türkiye’degelişen ekonomi ve gün geçtikçe büyüyen yatırım potansiyeli, son yıllarda yerli ve uluslar arası yatırımcıların ilgisini çekiyor.Yatırım yapmayı tercih eden ülkelerarasında ise Avrupa ülkeleri, Arap ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleribulunuyor.
Sağlık Bakanlığı’nın 7,8 milyar dolarlık yatırımı ile birlikte 35 dev şehir hastanesi ve 44.000 yatak kapasitesi projesini hayata geçirmesiyle, pazarın hızla gelişmesini sağlayan yatırım, sektörde devlet ile özel sağlık kuruluşlarının ortaklıklarına uygun zemin hazırlamasının yanı sıra yabancı sermayenin de ülkeye girişini hızlandırdı.Bir taraftan yeni hastane inşaatları sürerken diğer taraftan da yenileri projelendirilmeye devam ediyor.Türkiye’de 1400’den fazla hastane hizmetveriyor, bu hastanelerin %34’ünü ise özel sermayeli kurumlar oluşturuyor. Öte yandan, Türkiye’de 2006-2010 yıllarıarasındaki hastane müracaatları incelendiğinde,Sağlık Bakanlığı hastanelerinde %5,6’lık biryıllık büyüme oranı gözlemlenirken, özel hastaneler içinbu oran %32,4. Devlet ile özel hastanelerarasındaki bu önemli fark, sektördeki özelteşebbüs yatırımlarının artışına ve sağlıksisteminin liberalleştiğine işaret ediyor.Ancak, hastane müracaatlarının çoğunluğuhalen Sağlık Bakanlığı hastanelerineyapılıyor. Yatan hastaların %60’ı Sağlık Bakanlığı, %25’i ise özel hastanelerde tedavi görüyor.
Ülkemizde ön plana çıkan sağlık turizmine değinecek olursak bu sektörün küresel pazar büyüklüğünün 100 milyar dolar civarında olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’nin ise bu pazardaki payı 1 milyar dolar seviyesinde. Sektörün cazip yatırım sahalarından biri de dolayısı ile burasıdır. Sağlık turizminde Türkiye’yi tercih eden ülkeler arasında ise özellikle komşu ülkeler, Avrupa, Asya ve Arap ülkeleri bulunuyor. Bu sektörü sekteye uğratan en büyük engel ise yeni ve gelişmiş ilaçlara erişimin uzun sürmesi. Pazarın hızla gelişmesi, devlet ile özel sağlık kuruluşlarınınartması, yabancı sermaye ve yatırımcıların ülkeye girişini hızlandırıyor.
Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişimine küresel çapta katkı sağlayacak sağlık sistemini geliştirmeye devam ederek, insan merkezli ve bütüncül yaklaşımlarla bireylerin sağlık ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap vermek için var gücüyle çalışmalarını devam ettirmesi gerekiyor.