Orzaks, bilimsel üretim anlayışı ve yenilikçi yatırımlarıyla global pazarda büyümesini sürdürüyor. 2004 yılında temelleri atılan şirket, bugün Türkiye’nin en büyük gıda takviyesi üretim kapasitelerinden birine sahip. 2025 yılına güçlü hedeflerle giren Orzaks, hem üretim kapasitesini artırıyor hem de Ar-Ge alanındaki yatırımlarıyla sektörde fark yaratıyor.
Orzaks Genel Müdürü Yunus Emre Alimoğlu, şirketin büyüme vizyonunu şu sözlerle özetliyor:
“Bu yıl 4 milyar TL olan ciromuzu 6.2 milyar TL’ye çıkarma hedefindeyiz. 2024’te gerçekleştirdiğimiz 247 milyon TL’lik ihracat cirosunu, 2025’te 48’den fazla ülkeye ulaşarak 990 milyon TL’ye taşımayı amaçlıyoruz. Kazakistan’da kuracağımız yeni fabrikayla üretim gücümüzü coğrafi olarak da çeşitlendireceğiz.”
Kazakistan’a 35 milyon Euro’luk yatırım
Orzaks’ın yeni üretim üssü olacak Kazakistan fabrikası, 35 milyon Euro’luk yatırımla kademeli olarak hayata geçirilecek. Bu yatırım, şirketin bölgesel pazarlarda doğrudan varlık stratejisinin önemli bir parçası.
Ayrıca Orzaks, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın stratejik yatırım desteğiyle mikroalg temelli Ar-Ge projelerine de yönelmiş durumda. Bitkisel omega-3, protein ve vitamin üretimini hedefleyen bu projeler, toplam 1.2 milyar TL’lik yatırımla Orzaks’ı global ham madde tedarik zincirinin önemli bir halkası haline getirecek.
Probiyotik suşlarda yerli Ar-Ge hamlesi
Şirketin Ar-Ge odaklı büyümesi yeni değil. 2018’de başlayan probiyotik ham madde üretimine yönelik çalışmalar, sektördeki vizyonunu açıkça ortaya koyuyor.
Yedi farklı coğrafi bölgeden toplanan doğal kaynaklardan 1000’in üzerinde probiyotik suş izole ettiklerini belirten Alimoğlu, bu suşların her birinin probiyotik özelliklerinin titizlikle analiz edildiğini vurguluyor.
“Ürünlerimiz bilimle büyüdü”
Takviye edici gıda pazarında sürdürülebilir büyümenin ancak bilimsel yaklaşım ve yüksek kalite standartlarıyla mümkün olduğunu ifade eden Alimoğlu, sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Tüketiciye sunduğumuz her üründe etken maddelerin sağlık etkilerini bilimsel verilerle destekliyoruz. Ürün formülasyonundan üretim prosesine kadar her aşamada bilimselliği merkezde tutuyoruz. Bizi bu noktaya getiren de tam olarak bu yaklaşım oldu. Bugün hem kapasitemizi artırıyor hem de Ar-Ge ile geleceğin ürünlerini geliştiriyoruz.”