Bebeklerin doğumdan sonraki ilk bir saati, hem bebek hem de anne için benzersiz bir dönem… “Altın saat” olarak da bilinen bu zaman diliminde anneyle bebek arasında kurulan ten teması; süt hormonlarını harekete geçirerek hem sütün gelmesini hızlandırıyor hem de bebeğin memeye daha kolay alışmasını sağlıyor. Ancak sezaryen doğumlarda yaşanan gecikmeler ya da annenin yaşadığı stres, emzirme sürecini olumsuz etkileyebiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Genel Pediatri Uzmanı Dr. Ayşe Sokullu, doğumdan itibaren doğru emzirme tekniklerinin öğrenilmesinin ve anneye psikolojik destek verilmesinin süt miktarını artırmakta belirleyici rol oynadığını belirtiyor.
Yetersiz sıklıkta emzirme, annenin yorgunluğu, bebekle yeterince ten teması kurulmaması veya erken dönemde emziğe alıştırma gibi hatalar süt üretimini düşürebiliyor. Sokullu, “Doğurganlık çağında olan ve iyi beslenen bir annenin sütünün yetersiz olması genellikle çevresel faktörlere dayanır. Bu nedenle annelerin desteklenmesi, endişelerinin giderilmesi ve doğru yönlendirmelerle emzirmeye teşvik edilmesi kritik önem taşır” diyor.
Anne Sütünü Artırmak İçin 6 Altın Öneri
Dr. Ayşe Sokullu’dan annelere güven veren rehber notlar
-
Kararlılık ve istikrar: Bebeğiniz her seferinde emmek istemese bile, günde 8–12 kez emzirmeyi deneyin. Memelerde biriken süt boşaltılamıyorsa sağım yapılmalı, böylece üretim devam eder.
-
Beslenme önemli: Emzirme döneminde zayıflama diyeti yapmak süt üretimini olumsuz etkileyebilir. Yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmeli.
-
Ten tene temas: Bebeğinizle sık sık ten teması kurun. Bu, oksitosin hormonunu artırarak süt üretimini destekler.
-
Yeterli sıvı alımı: Anne sütü büyük ölçüde sudan oluşur. Günde en az 2–2,5 litre su içilmelidir.
-
Dinlenmek şart: Uyku eksikliği süt miktarını düşürebilir. Annenin gün içinde kısa molalarla da olsa dinlenmesi büyük fark yaratır.
-
Meme ucu sağlığı: Çatlak ve yaralar, emzirmeyi zorlaştırabilir. Bu durumlarda doğru emzirme teknikleriyle birlikte tedaviye yönelmek ve gerektiğinde sağım desteği almak gerekir.
Dr. Sokullu ayrıca, süt sağma işleminin hijyenik koşullarda yapılması gerektiğini, sağılmış sütün ise uygun saklama koşullarına dikkat edilerek kullanılmasının önemini vurguluyor: “Oda sıcaklığında 4 saat, buzdolabında 4 gün, derin dondurucuda ise 6 aya kadar güvenle saklanabilir. Çözüldükten sonra ise 24 saat içinde tüketilmeli.”
Unutmayın; annelik sadece emzirmekten ibaret değil. Bebeğinizi emzirme pozisyonunda kucaklamak, onunla göz teması kurmak da en az süt kadar besleyicidir.